ecel teri
- is.
"Çok korkmak, çok sıkılmak, bunalım geçirmek, ölüm duygusuna kapılmak" anlamlarındaki ecel teri (veya terleri) dökmek (veya akmak) deyiminde geçen bir söz
Tek kollu korsan, şimdi benim karşımda titriyor, ecel terleri döküyordu.
- F. F. TülbentçiO soğuk ecel teri sanki kulaklarımdan, ensemden aşağı akıyordu.
- N. Eray
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Look at other dictionaries:
ecel — is., Ar. ecel Hayatın sonu, ölüm zamanı Vaktinize hazır olun / Ecel vardır gelir bir gün. Yunus Emre Birleşik Sözler ecel beşiği ecel şerbeti ecel teri Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller ecel aman verirse ecel geldi ciha … Çağatay Osmanlı Sözlük
ter — is. Derinin gözeneklerinden sızan, kendine özgü bir kokusu olan, yapışkan, renksiz, tuzlu sıvı O kadar sırsıklam ter içinde idi ki cesaret edemedi. Y. K. Karaosmanoğlu Birleşik Sözler alın teri ayak teri ecel teri Atasözü, Deyim ve Birleşik… … Çağatay Osmanlı Sözlük